Aydemir'den 'delikanlılık damarı' vurgusu

AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, ‘Erzurum sadakat ve vefa şehridir. Siyasetten ticarete, Eğitimden kültüre hayatın her alan ve kaydında bunu en bariz şekilde ortaya koymuştur. Bu Erzurum’a özgü bir duruş, dadaşlara ve dadaşlığa özgü bir haslettir.’ dedi.

AYDEMİR GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ

AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, Kardelen Tv İstanbul Stüdyolarında yayımlanan ‘Soru-Yorum’ programının konuğu oldu. Gazeteci Şakir Bozan ve Mehmet Emin Avanaş’a Erzurum’a değgin mülakat veren Milletvekili Aydemir, Bugünün Erzurum’undan geleceğin Erzurum’una AK yol haritasını aktardı, ilin hasletlerini paylaştı, kalkınma ve gelişme sürecine dair tespitlerde bulundu.

‘ŞÜHEDAMIZA EBEDİYEN MİNNETARIZ’

Söyleşisine Tendürek Şühedası özelinde tüm şehitlere rahmet niyazıyla başlayan Milletvekili Aydemir, ‘Onlar var ki varız. Şehitler bizim şeref varakalarımız. Bu topraklar vatan olduysa onların  can feda duruşlarındandır. Onlara ebediyen minnettarız.’ dedi.

Tendürek Şehitlerinin uğurlanma törenine Başbakan Binali Yıldırım’ın katıldığını, bu muhkem ve milli duruşun terörle mücadelede kararlılığın vurgusu olduğunu söyleyen Aydemir, ‘Meselemiz terörü sonlandırmak, kardeşliği güçlü kılmaktır.’ ifadelerini kullandı.

‘ÖZEL BİR RESİM ÇIKTI ORTA YERE’

Gazeteci Mehmet Emin Avanaş’ın gündeme dair değerlendirme sualini cevaplandıran Milletvekili Aydemir, ‘Erzurum’un çok değer verdiği, özel bir isim, eski İçişleri Bakanımız Efkan Ala beyefendinin Erzurum’u teşrifinde özel bir resim çıktı orta yere. Ben hep altını çiziyorum ki Erzurum sadakat şehridir, vefanın zirve yaptığı kenttir. Efkan bey de öyle birisidir. Vefayı temsil eden bir dadaştır. Binlerce Dadaş olumsuz hava şartlarına rağmen ilçelerden gelerek Sayın Ala’yı karşıladı. Vefa nasıl olurmuş, kardeşlik iklimi nasıl temsil edilirmiş, bir siyasetçiyi yüreklere nakşetmek nasıl olurmuş, Erzurumlular bunu gösterdiler. Tabi bu karşılıklı. Efkan Beyin duruşu da böyledir, tam bir dadaşça duruşu vardır. Erzurum’u bulunduğu hiçbir zeminde unutmamıştır. Görev yaptığı her birimde mutlaka önceliği Erzurum’a verdi. Bu şu anlama gelmesin, biz elbette ki hakkı, adaleti ön planda tutan bir çizgiyi temsil ediyoruz. Emaneti ehline vermek gibi bir mesuliyetimiz olduğunu biliriz. Efkan Bey de bunu bilir ve buna göre hareket eder. Yani bulunduğu pozisyonlarda Erzurum’a öncelik verirken hak ve adalet ölçüsü içinde bunları yapmıştır. Bu hal üzere hareket ettiği için dadaşlarında yüreğine girmiştir. Kaldı ki yalnızca Erzurum değil, tüm Türkiye Efkan Beye çok özel bir muhabbet besliyor. Aslında bunun zamirinde, arka planında Erzurum’a duyulan bir derin muhabbet, saygı ve sevgi vardır. Yani siz dadaşlık kıvamını, dadaşlık duruşunu, ki özel bir haldir, hayatınıza geçirirseniz, mutlaka aksül ameli, karşılığı muhabbet olarak size dönecektir.’ dedi.

ALA MUHABBETİ

Türkiye’de Erzurum’a duyulan saygı ve muhabbete, yedek subaylık dönemindeki hatıralarıyla atıfta bulunan Aydemir, ‘Erzurum’da görev yapan subay kardeşlerimiz, ile gelirken özellikle ailelerinin soğuk iklim sebebiyle kaygı duyduğunu, ancak Erzurum’da yaşadıktan sonra ilin mana büyüklüğünü, insanının güzelliğini anladıklarını ve Erzurum’un bir özlem haline geldiğini anlatırlardı. Erzurum’un böyle bir yapısı var. İklimi soğuk, ancak insanlarının yüreği sıcaktır.’ diye konuştu.

AYDEMİR’DEN ‘DADAŞ YÜREĞİ SICAKTIR’ VURGUSU

Gazeteci Avanaş’ın, ‘soğuk iklimi ekonomide değerlendirebiliyor muyuz’ şeklindeki sualine karşılık veren Milletvekili Aydemir, Merhum Osman Arı’nın, ‘Varsın bu topraklardan kar altı yedi ay kalkmasın, bu topraklar sıcaktır’ tespitine telmihte bulunarak, ‘Erzurumlunun sıcak yüreği, muhabbeti soğuk iklimi sıcak hale getirir.’ dedi.

Söyleşide Palandöken Dağının özelleştirilmesi ve Büyükşehir’in Palandöken ve Konaklı Kış Turizm Merkezlerini işletme hakkını almasına ilişkin durumu değerlendiren Milletvekili Aydemir, ‘Allahın izniyle bu süreçle bu yılın sonunda palandökende çok görünür bir değişim yaşanacak. Çok farklı bir dağ iklimi açılacak. Biz bunu yalnızca Erzurum için değil, bölgeyi de ilgilendiren bir süreç, bölgesel bir ekonomik kazanım olarak görüyoruz. Palandöken ve Konaklı’da hayata geçirilecek yatırımların ekonomik getirisinden tüm bölge istifade edecektir. Büyükşehir Belediye başkanımızın vizyoner bir yapısı var. Palandöken’de ileriye yönelik çok ciddi projeleri bulunduğunu biliyoruz. Ekibi de bu yönde motive bir halde. Bu senin sonunda herkes Palandöken’deki değişimi yakinen görecektir.’ dedi.

ERZURUM ÖZELİNDE TÜRKİYE’DE YAŞANAN DEĞİŞİM

Erzurum özelinde Türkiye’de yaşanan değişim ve dönüşüme dikkat çeken Milletvekili Aydemir, ‘Bunu yalnızca parasal yönden düşünmemek gerekir. Son 14 yılda Türkiye büyük bir değişim yaşadı.Bu süreçte hemen bütün illerimiz üniversiteye, havaalanlarına, duble yollara kavuştu. Eğitimden sağlığa, turizmden sportif tesislere kadar her il önemli yatırımlar aldı. Konformist bir bakışla değerlendirirseniz, bütün illerimiz sosyo ekonomik bakımdan bir irtifa kaydettiler. Bu durum iller arasında marka çıkarmak bakımından bir güzel rekabet ortamını doğurdu. Dolayısıyla siz, Erzurum olarak bütün illerle yarışmak durumundasınız. O halde yapmamız gereken şudur, bölgemizdeki illeri tabi ortaklar, partnerler olarak görerek, birlikte yürümek, birlikte mesafe almaya çalışmak.’ ifadesine yer verdi.

İSTANBUL’DAKİ DADAŞLARA ÇAĞRI

Mülakatta, Erzurum ve bölgedeki sosyo ekonomik gelişmelerin marka boyutuna ulaşması yolunda İstanbul’un büyük bir önem arz ettiğine dikkat çeken Milletvekili Aydemir, ‘Bu çabalara dinamizm katmanın  önemli bir aşaması, lobicilik bazında  İstanbul ayağını harekete geçirmektir.Biz Erzurum olarak, il dışındaki Erzurum’u ifade eden  iş alemini, bilim insanlarını, sanat camiasını yani nitelikli beşeri varlığımızı lobicilik, yani Erzurum’un tanıtım ve lansmanı bakımından harekete geçirmek durumundayız. ‘dedi.

AYDEMİR’DEN TOFFLER HATIRLATMASI

Türkiye, Doğu Anadolu ve Erzurum özelinde 1990’lı yıllardan günümüze kaydedilen sosyal ve ekonomik süreci tanımlayan Milletvekili Aydemir, Fütürst Alvin Toffler’in, tarım, endüstri ve bilgi toplumu geçişleriyle ilgili tespitlerini paylaşarak, Türkiye’nin 90’lı yıllarda bilgi çağını yakalayamadığını, 2002’den itibaren ülkenin AK Davayla tanıştıktan sonra, Tofller’in ifadesiyle ekonomik ve sosyal gelişmede 3’üncü dalgayı yakalayıp kucaklaştığını kaydetti. Aydemir, ‘Türkiye’deki genel ekonomik gelişmelere paralel olarak Doğu Anadolu Bölgesinin de bu dalga boyutunda bilgi ve bilişime dayanan yatırımlarla tanışması lazım.’ dedi.

DELİKANLILIK DAMARI VURGUSU

Gazeteci Şakir Bozan’ın, ‘Erzurum insanı devletine ölümüne bağlı ve sadık. Ne verilirse rıza gösteren, asla istemeyen bir yapı bu.Devlet ne yaparsa başımın üstüne diyen bir yapı. Yıllarca böyle gitti, şimdi biraz isteme vaktimiz geldi mi? Kalkınma ve gelişme sorunlarını tetikleyen engeller kalkıyor mu?’ şeklindeki sualini cevaplandıran Milletvekili Aydemir, şunları kaydetti:

‘Ağlamayana mama yok denilse de, bizim Erzurumlu olarak duruşumuz aç gezeriz, dik gezeriz’ duruşudur. Biz isterken başka illeri gösterip ‘buraya verileni biz istiyoruz’ demeyiz hiçbir zaman. Tavrımız çok daha dik duran bir tarzdır. Biz buna ‘delikanlılık damarı’ diyoruz. Öteden beri, tarihimizden gelen bir duruş ve üslubumuzdur bu bizim. Şimdiki duruşumuzda budur bizim. Ancak, AK Parti sürecinde akli bir yol geliştirildi. Buna projeler dönemi diyoruz. AK Dava iktidarı bize projelerle, bize kalkınma öngörüleriyle gelin ve sosyal ve ekonomik kalkınmada yol haritası oluşturalım, davetini kaydetti. AK davanın iktisadi tanzimdeki tarzı budur, yani bölgesel ve iller bazlı önceliklere projeli yaklaşım. Bizim proje üreterek ekonomiye katkı veren çok sayıda işadamımız, sanayicimiz var. Bunların her çağrısı, toplumun bütün katmanlarını ilgilendiren projeleri destek buldu, değerlendirilir oldu. Bunun bariz yansımaları 2007 yılından sonra görülür hale geldi.’

ERZURUM’DA KAYDEDİLEN DİNAMİZM

İl dışında yaşayıp, Erzurum’a muhtelif vasıtalarla gelen dadaşların Erzurum’daki ciddi değişim ve ekonomik kalkınma dinamizmini gördüklerini söyleyen Aydemir, ‘Hemen herkes bu AK dönemle birlikte Erzurum’da kalkınmaya yönelik kötümserlik duygusu ve negatif algıların yok olduğu, pozitif bir sinerjinin hakim hale geldiği noktasında hem fikirdir. Negatif bakış açısı yok mesabesine indi. Bu süreçle Erzurumlu olarak meselelerimize daha pozitif bakar olduk. Artık Erzurum’dan da olabilirmiş anlayışı hakim hale geldi. Böylelikle dahasını ister bir hale geldik. Şurda var bizde niye yok anlayışından uzaklaşarak, daha ileriye projekte olarak daha net projelerle toplumsal katkı adına hükümetten, siyaset adamlarından yahut STK ayağından şu girişimlerde bulunun diye talepler neşet etmeye başladı.’ dedi.

ERZURUM VE ÖZEL SEKTÖR

Erzurum’da özel sektör marifetiyle geliştirilen ekonomik kalkınma model ve yatırımlarına da değinen Aydemir, son günlerin gündemini oluşturan Güneş Tarlaları projesine değinerek, bu yatırım hamlesinin genç jenerasyondan iş adamlarınca kaydedilmiş olmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

ERZURUM’DA YATIRIM SÜRECİ

Erzurum’da yatırım sürecini değerlendiren Aydemir, ‘Özellikle müteşebbis ruhu taşıyan kardeşlerimiz Büyükşehir yatırımlarını ciddi olarak takip etsinler. Büyükşehir Belediyemiz gümüş işlemeciliği, bakır ve deri işletmeciliği gibi önemli projeler geliştirdi. Sayın Sekmen’in ‘biz yatırımcılara pencere açıyoruz’ tespitini önemli buluyoruz. Bu bir mantalite değişimini ifade ediyor.’dedi.

AK Davanın belediyecilikte bir çığır açtığını, Mehmet Sekmen’in de Kartal’dan sonra Erzurum’da da bu belediyecilik yaklaşımını kaydettiğini belirten Milletvekili Aydemir, ‘Sekmen dönemiyle Erzurum’un gelişmesi, kalkınması adına bir ufuk oluşturmuştur.’ övgüsünde bulundu.

İlçe belediyelerinin başarılarından da söz eden Milletvekili Aydemir, AK Dava yaklaşımıyla ilçelerde belediyecilik adına reformlar kaydedildiğini, bu yolda önderin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip olduğunu belirtti.

Erzurum’daki ilçelerde hayata geçirilen AK Dava yerel hizmet konseptine atıfta bulunan Aydemir, bu süreçte Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in çok ciddi boyutta katkılarının bulunduğunu ifade etti.

MİLLETVEKİLLERİNİN AK YAKLAŞIMI

Gazeteci Bozan’ın Erzurum milletvekillerinin mesailerinin önemli bir bölümünü ilde değerlendirdiklerini, halkla bütünleşmeye özel dikkat sarfettiklerini, bu yaklaşımda temel espirinin ne olduğu, mebuslara yöneltilen taleplerin hangi noktada odaklaştığını ifade eden sualini cevaplandıran milletvekili Aydemir şunları söyledi: ‘Milletvekilliği bir yasama görevidir. Biz milletin bir parçasıyız. Mebusluğu halkın üstünde bir görev olarak kabul etmiyoruz. Bizim için önemli olan halkın makamına çıkmaktır. Vatandaşımız elbette ki ihtiyacını söyleyecek ve elbette ki biz bu talebi değerlendireceğiz. Amma doğruluk ve hak ölçüsünde.’ dedi.

TAKE-GİVEN PRENSİBİ

Take-Given prensibine değinen Aydemir, ‘Bizim milletvekilliği görevinde  şiarımız ver ve al prensibidir. Yani hizmet ver, yatırım getir, refah düzeyini yükseltmeye amade ol, sonra da hakkın rızasını, halkın teveccühünü kazan. Eski siyaset anlayışında yer alan önce oy al, sonra hizmet ver prensibini biz tarihten kazıdık. Bizim önceliğimiz önce hizmet vermek, sonra da dua almaktır.’ diye konuştu.

EFKAN ALA DELİKANLILIKTA, YİĞİTLİKTE, DURUŞTA, MERTLİKTE ÇOK ÖZEL BİR MARKADIR

Gazeteci Avanaş’ın Efkan Ala’nın görevden ayrılışını değerlendirir misiniz? Şeklindeki sorusuna karşılık veren Milletvekili Aydemir, ‘Efkan Bey görevinden kendi rızasıyla ayrıldı, kimse onu ayrılmaya zorlamadı. Efkan bey için hiçbir siyasi paye, mevki ve makam bir şey ifade etmiyor. Nefsini aşmış bir bir devlet adamı. Kendisi söylüyor ya zaten, ‘hizmete bir şey katabilir miyim? Bütün derdi bu. Sayın Ala’nın donanımını en iyi bilen sayın Cumhurbaşkanımızdır. Bunu her hal ve şart altında dile getiriyor zaten. Efkan Beye olan güvenini ifade ediyor. Bazı çevreler, bilindik terminolojiyle münafık çevreler, AK Partiye muhalif çevreler, AK Partinin içini karıştırmak adına ayrık otu serpmeye çalışıyorlar Efkan Bey özelinde. Efkan bey delikanlılıkta, yiğitlikte, duruşta, mertlikte çok özel bir markadır. Donanımlı, birikimli, engin tecrübelere sahip bir devlet ve siyaset adamıdır. Efkan Bey tam bir gönül adamıdır. Bunu Yalçın Akdoğan Bey çok berceste bir ifadeyle makalesinde de kaydetti. ‘Tipik Bir Erzurumludur’ ifadesi çok özel bir vurgudur.’