Aziziye HEM’den kurs rekoru

Aziziye Halk Eğitimi Merkezi’ne sosyal aktivite arayışında olanlar akın ediyor. Toplamda 3 bin 800 kursla Halk Eğitimi Merkezi vatandaşlara hizmet ediyor.
Aziziye Halk Eğitimi Merkezi, 3 bin 800 kursla vatandaşa hizmet ediyor. Erzurum’un Aziziye ilçesinde bulunan Aziziye Halk Eğitimi Merkezi’nde el sanatları, giyim, aşçılık, pasta yapımı, müzik, spor, halk oyunları, çocuk gelişimi, hayvan yetiştiriciliği, çiftçilik, arıcılık gibi birçok kurs bulunuyor. Genellikler Sosyal aktivite arayışında olanlar, ekonomik anlamda kendi işini yapmak, geleceğini yönlendirmek isteyen vatandaşlar kurslara katılıyor.
Salgından sonra insanlar evde sıkıldığı için sosyal hayat arayış içinde olduklarını ifade eden usta öğretici Selma Uygur, “Burada birçok hayvancılıktan tutun da el sanatları, el nakışları, dikiş, arı yetiştiriciliği, bir sürü kurslarımız var. Katılımımız çok iyi. Özellikle salgından sonra insanlar evde sıkıldığı için sosyal hayat arayışındalar. Maalesef Erzurum'da da sosyal hayat çok fazla olmadığı için öğrencilerimiz kurslarımızı severek katılıyorlar. Dikiş, nakış, filografi, mefruşat, nevresim dikimi, çocuk gelişimi kursumuz var, kadınlara yönelik birçok kurslarımız var. Katılımımız iyi ama Erzurumlu hanımlarımız dışında bizim tayinci öğrencilerimiz daha fazla oluyor. Eşler işe gidince burada bir akraba çevreleri olmadığı için onların daha çok severek geldiğini söyleyebilirim” dedi.
Aziziye Halk Eğitim Müdürü Abdullah Harun Ilıcalı, “2022 çalışmamız şöyle; yaklaşık 530 küsur kurs açmışız bugüne kadar. Aziziye ilçemizin 8 bin 900 vatandaşına ulaştık kurslar sayesinde. Şu anda da hala aynı verimlilikle devam etmekteyiz. Burada alanımız çok geniş. Yaklaşık bizim 3 bin 800 tane kurs çeşidimiz var. Ama genelde hanımların el sanatlarına, giyime, aşçılık olsun, pasta yapımı olsun onlara ilgileri var. Çocukların müzik, spor, halk oyunlarına ilgileri var. Beylerin de daha çok hayvan yetiştiriciliği, çiftçilik, arıcılık o yönlerde ilgileri var. Tabii bu sadece bizim binamızda değil, çevremizdeki uygun yerlerde de, köylerde de bilhassa her yerde kurs açıyoruz” diye konuştu.
“Kurslar terapi gibi geliyor bana”
Hayatının zor dönemlerinde kurslara başladığını belirten kursiyer Melek Balin “Ben çok zor sıkıntılı bir dönemimde kurslara yönlendirildim. Psikolojik olarak sıkıntılarım vardı. Annemi kaybetmiştim sonra arkadaşlarım beni buraya yönlendirdi ve buraya geldiğim zaman buradaki ortamı çok beğendim. Arkadaşlarım çok iyi, o sıkıntılı dönemimi burada atlattım. Hem terapi gibi geliyor bana, hem de daha önce hiç yapmadığım şeyler, bunları ilk kez yapıyorum. Bir sürü farklı şeyler öğrendim. Daha önce başka yerlerde görüp ama ne olduğunu, nasıl yapıldığına dair hiçbir bilgim yoktu ama şu an hepsini iyi kötü biliyorum. Daha önce vurup geçtiğim şeyleri şimdi incelemeye başladım. İçinde olduğunuz zaman daha çok ilginizi çekiyor. Daha çok inceleme gereği hissediyorsunuz. Bana çok şey kazandırdığına inanıyorum. Bu sene de üniversiteye başladım ama ben yine de buradan vazgeçmedim. Çünkü hem insan ilişkilerimiz gelişiyor, hem de farklı şeyler öğreniyoruz” şeklinde konuştu.
El nakış kursunda geri dönüşüm yaptıklarını ifade eden öğretici Ayşegül Yeşiler, “Burada geri dönüşüm yapıyoruz genelde. Ev hanımlarımızın evde sandıklarında işte işlemeleri, eski annelerimizin dantelleri bunları değerlendiriyoruz. Kaybolmaya yüz tutmuş nakışlarımız var tel kırma, antep ajuru kumaşı tamamen iple sayarak çalışıyoruz, çeşitli teknikler, iğne oyaları gibi işler yapıyoruz. Çok güzel arkadaşlarımız da yararlanıyorlar. Çok da memnunlar. Sadece malzeme alıyorlar, malzemelerini getiriyorlar biz de burada geri dönüşüm yapıyoruz” dedi.
Çocuk gelişim kursuyla öğrenciler öğretmenlik için çabaladığını kaydeden Çiğdem Özsu, “Kursta teorik derslerimiz var, bunun yanı sıra uygulamalı derslerimiz de bulunuyor. Çocuklara ileride verecekleri eğitimleri biz burada temelden öğretmen adayına ya da yardımcı öğretmen adaylarına bu eğitimi veriyoruz. İleride o görevlerini en güzel şekilde icra ediyorlar. Kursta 16 öğrencimiz var. Aktif olarak devam ediyoruz. Buraya gelen öğrenci üniversiteyi de artık düşünüyor eğer okumuyorsa. İleride üniversiteden sonra KPSS'ye girip öğretmen adayı da oluyor ve benimle beraber öğretmen oluyor. Ben bununla gurur duyuyorum. Benim amacım çocuklarımın, öğrencilerimin en iyi yerlere gelmeleri” ifadelerini kullandı.