Tekin Türkiye Yüzyılı Maarif Modelini yorumladı

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti Kilis Teşkilatı bir araya geldiği programda, Türkiye'de son 20 yılda çok önemli işlerin yapıldığının altını çizerek, "Türkiye'nin eğitim öğretim sürecinde kendine özgü bir modeli var. Bundan da çok gurur duyuyorum" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, çeşitli programlara katılmak ve temaslarda bulunmak üzere geldiği Kilis'te AK Parti Teşkilatı ile buluştu. Tekin, AK Parti Kilis Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katıldı.

‘‘Son 20 yılda çok önemli işler yapılıyor''
Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin önemini anlatan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Çocuklarımız bizi bir arada millet yapan bu ülkeye devlete ve bayrağa canı pahasına sahip çıkacak şekilde yetişmesi için müfredatın içerisine bu değerleri koyduk. Bu değerlerin önemi nedir, çocuklarımızı şefkat, merhamet, vatan ve ülke sevgisine götürüyor. Bunları müfredatın içerisine koymak kötü bir şey değil. 2001-2002 yılında dönemin başbakanlığı bir proje başlatıyor ve herkes cumhuriyetin 100. yılına özel 20 yıl sonrası için mektuplar yazıyor. Mektupları herkes yazmış, ben de cumhuriyetin 100. yılında Milli Eğitim Bakanı olunca o dönem yazılan mektuplar 2022 yılında bize gönderildi. Bir öğretmenin mektubunu okuduğumda, 'inşallah 60 kişinin altında öğrencisi olan bir okula gider sınıfta ders anlatırım' diyen ve kalabalık sınıflarda ders anlatmak istemeyen öğretmenimiz vardı. Şu an ise Türkiye genelinde kademeler arası sınıflarda eğitim gören öğrenci sayısı 20 ile 22 arasında değişmekte. 60 kişilik sınıflardaki öğrenciler şu an günümüzde 20 ile 22 arasında sayı ile ders görmeye devam ediyorlar. O tarihte sahip olduğumuz derslik sayısını iki kat daha fazla arttırmış durumdayız'' dedi.

"Türkiye'ye özgü önemli bir model ürettik"
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ne ilişkin açıklamalarda bulunan Tekin, "Bu modelde 3 tane şey yaptık. Bunlardan birincisi, dünyanın her tarafında her ülke evrensel verileri alarak kendi sosyal toplumsal ve siyasal yapısını göz önünde bulundurarak kendine özgü bir model üretiyor. Finlandiya modeli diyorsunuz. Singapur modeli diyorsunuz, Güney Kore modeli diyorsunuz. Peki biz Türkiye modeli deyince neden sinirleniyorsunuz? Türkiye kendine ait bir model üretemez mi? Bizim yaptığımız şeyler bunlar ve bizler dünyadaki genel ortak uygulamaları aldık ve üstüne kendi referans değerlerimizi koyduk ve bize özgü bir model ürettik. Ben artık bununla gurur duyuyorum. Diyorum ki Türkiye'nin eğitim öğretim sürecinde kendine özgü bir modeli var. Bundan da çok gurur duyuyorum'' şeklinde konuştu.

"Türk milletinin istediği eğitim öğretim modelini ortaya çıkardık"
Tüm Türkiye'nin istediği o eğitim modelinin 20 senedir üzerinde çalışılarak ortaya çıkarıldığını ifade eden Bakan Tekini, "İnanıyorum ki Anadolu insanının, tüm Türk milletinin istediği ve arzuladığı bir eğitim öğretim modeli ortaya çıkarmış olduk. Bize ait olan değerleri çocuklarımıza vermek isteyen ve aynı zamanda da evrensel ilkelerle örtüşen bir model geliştirdik. Bu modeli de 2013 yılında milli eğitim Bakanlığında müsteşar olarak göreve başladım ve bu konuyla ilgili o günden beri çalışıyoruz. Dolayısıyla yaklaşık 10 yıllık bir çalışmanın karşılığı olarak görüyorum. Eğitim-öğretim sürecinde fiziki altyapı ile ilgili her şeyi yaptık ve şimdi ufak tefek eksiklerimiz kaldı, onları da gideriyoruz. İnşallah hayırlı uğurlu olur” diye konuştu.