1 Mart 2022 Salı - 09:21

Tozlu Hoca gözyaşı ve dualarla uğurlandı

Covid-19’a yenik düşerek hayatını kaybeden Türkiye’de felsefe alanında tanınan isim Prof. Dr. Necmettin Tozlu son yolculuğuna uğurlandı.

Covid-19’a yenik düşerek hayatını kaybeden Türkiye’de felsefe alanında tanınan isim Prof. Dr. Necmettin Tozlu son yolculuğuna uğurlandı.
Covid-19 tedavisi gördüğü Sakarya'da hayatını kaybeden, Bayburt Üniversitesinde Eğitim Fakültesi Dekanlığı, Rektör Yardımcılığı, Rektör Danışmanlığı görevlerinde bulunan ve buradan emekli olan, Türkiye’de felsefe alanında tanınan isim 4 çocuk babası Prof. Dr. Necmettin Tozlu Bâbertî Külliyesi Mustafa Köseoğlu Camisinde kılınan cenaze namazının ardından, vasiyeti üzerine Bayburt Asri Mezarlığı’na defnedildi.
Cenaze namazına Bayburt Valisi Cüneyt Epcim, Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Bayburt Üniversitesi akademisyenleri, kurum amirleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
‘Prof. Dr Necmettin Tozlu kimdir?’
1945 yılında Gümüşhane’nin Kocayokuş köyünde dünyaya gelen Tozlu, İlkokulu Kale’de, orta ve lise eğitimini Gümüşhane’de bitirdikten sonra, Ankara Yüksek Öğretmen Okulu Eğitim Bilimleri Fakültesi’nden mezun oldu. Erzurum Atatürk Üniversitesi’ne Pedagoji Asistanı olarak girdi. İsmail Hakkı Baltacıoğlu’nun Eğitim Sistemi Üzerindeki araştırmasıyla doktorasını verdi. Michigan Üniversitesinde araştırma ve incelemelerde bulundu. Eğitim Felsefesi Anabilim Dalında Doçent unvanını aldı. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Başkanı ve aynı üniversitede Profesörlüğe yükseldi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölüm Başkanı olarak görev yaptı.
“Eğitime Giriş”, “Eğitim Felsefesi”, “Kültür ve Eğitim Tarihimizde Yabancı Okullar”, “Orta Öğrenimde Öğrenci Başarısının Değerlendirilmesi”, “Eğitim Problemlerimiz Üzerinde Düşünceler” konularında eserler yazdı.
Bayburt Üniversitesinde Eğitim Fakültesi Dekanlığı, Rektör Yardımcılığı ve Rektör Danışmanlığı görevlerinde bulunduktan sonra emekli olan 4 çocuk babası Tozlu iyi derecede İngilizce biliyordu.

Evlat nöbetindeki babadan oğluna çağrı

Tarihi medresede tarihi sergi

YORUMLAR

Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.

Ayhan Kara

1 Mart 2022 Salı 09:59

Bilimin kibarlarındandı. Onun talebesi olmak şerefine eriştiğimizde henüz yardımcı doçentti. Onun Pedegoji derslerinde devam mecburiyeti olmamasına rağmen, anfi tıka basa dolar, çoğu arkadaşımız dersi ayakta dinlerdi. Prof. Dr. Altay Köymen Hocanın, Fahrettin Kırzıolu’nun, Türükoğlu Cevdet hocanın derslerinde olduğu gibi. Bilimin edebini, töresini Onda görürdünüz. Fakültede Onun asla paylaşmadığı dünya görüşünü taşıyan öğretim üyeleri vardı. Ama Necmettin Hoca’ya hepsi ama hepsi özel bir saygı duyarlardı. Hocaların hocası gibiydi. Tam anlamıyla insanı yaratılmışların en şereflisi olarak gören ve öyle muamele eden bir meşrebin sahibiydi. İlim derecesi ise bizi aşacak düzeyde yüksekti. Birkaç kez Odasına çağırmış, Türk Dili ve Edebiyatı Öğrencisi olmamıza rağmen, bize halli müşkil sorunlarımızın çözümüne yardımcı olmuştu. Hocamızdı, ağabeyimizdi. Kaya Bilgegil, Bilge Seyidoğlu, Enver Konukçu gibi o da hakla vuslata erişti. Alimin vefatı alemin vefatı gibidir, hakikatince yüreğimize kan düştü, gözümüze yaş. Sadece sükut içinde niyazımız var: ‘inna Lillahi ve inna ileyhi..’

Yorumu oyla 0 0