Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Şehitleri Anma Günü ve 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104’üncü yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Başkan Sekmen, mesajında, “Türkiye’nin karşısında olanlar, Çanakkale’de Seyit Onbaşı ile ete kemiğe bürünen ruhun, aslında bu aziz milletin imanı olduğunu bilmiyorlar. Onlar, yine bu milletin her bir evladının aslında birer Seyit Onbaşı olduğunu da bilmiyorlar” dedi. Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, İslam’da “Şehitlik” mertebesinin, neticesi cennet olan büyük bir kurtuluş olarak tarif edildiğini belirterek, bu makamın, Allah’ın ilahi buyruklarıyla birlikte Rahmet Peygamberinin de övgülerine mazhar olduğunu kaydetti. Sekmen, nefisini Allah yolunda terk edenleri ve Allah rızası için can verenleri işte böylesine ulvi bir mükâfatın beklediğini ifade ederek, “Ne mutlu bizlere ki; bu hakikate inanmış ve iman etmişiz. Ecdadımızdan millet olarak teslim aldığımız bu mukaddes miras üzere ne mutlu bizlere ki; şehit anası olmuşuz, şehit babası olmuşuz. Ne mutlu bizlere ki; şehide eş, şehide kardeş ve şehide evlat olmuşuz. Üzerinde yaşadığımız ve şehit kanlarıyla hemhal olmuş aziz vatanımızın her karış toprağı, işte bundan dolayıdır ki İstiklal Marşımızda da: ‘Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda!’ şeklindeki mısra ile tarif bulmuştur. Bu topraklar, canlar feda edilerek yazılan kahramanlık destanlarına tanıklık etmiş ve yine bu topraklar şühedaya açılan kucak olmuştur. Şehitlerimiz bizim şeref levhalarımız, geride kalan yakınları ise, başımıza taç ettiğimiz kıymetli emanetlerimizdir” ifadelerine yer verdi.
“ÇANAKKALE BÜYÜK BİR DESTANDIR”
Çanakkale Zaferi’nin de, kahramanlıklarla bezeli yurt savunmasının ardından elde edildiğini hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, mesajında şunları kaydetti: “Çanakkale Zaferi, sıradan bir muharebe olarak kesinlikle izah edilemez. Bu zafer, aziz milletimizin vatan ve hürriyet aşkıdır. Çanakkale bir destandır ve bu destanı bayrağı uğruna, ülkesi ve milleti uğruna şehadet şerbeti içerek kurban olan başı kınalı kuzular yazmıştır. Bu destanda inanç vardır, iman vardır. Milletin varlığı ve birliği, ülkenin bölünmez bütünlüğüne kast edenlere karşı siper edilen göğüsler ve sarsılmaz birer kaleye dönüşen yürekler vardır. Yüzyıllardır bu topraklara göz dikmiş olanlar, geçmişte olduğu gibi, bugün ve yarın da bu aziz milleti bozguna uğratmaya yönelik adımlar atacaklar. Ama bilmiyorlar ki; Çanakkale’de Seyit Onbaşı ile tebarüz eden ruh, aslında bu aziz milletin imanı ve bu milletin her bir evladı ise, aslında birer Seyit Onbaşı’dır, Nene Hatun’dur, Kara Fatma’dır, Miralay Bahri Bey’dir. Ve yine bilmiyorlar ki; bu millet bir kez ölür ancak bin defa dirilir. Bu duygu ve düşüncelerle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor, Şehitleri Anma Günü ve 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'mizin 104’üncü yıldönümünü kutluyorum.”