Erzurum’da 180 öğrenci hafızlığa ilk adımı attı. Vuslat Derneği’ne bağlı medreselerde hafızlık eğitimi alan öğrenciler, ilk dönem karnelerini almanın mutluluğunu yaşadı. Erzurum Göğüs Hastalıkları Hastanesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen törene Erzurum Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mevlüt Doğan, Vuslat Derneği Onursal Başkanı M. Şevket Gökşan, Genel Başkan Muhsin Keleş, Erzurum İl Koordinatörü Cemil Uygur, hafız öğrencilerin aileleri ve çok sayıda davetli katıldı.
Tören Kuran-ı Kerim tilaveti ve dualar ile başladı. Ardından yapılan slayt gösterileri ile derneğin çalışmaları hakkında bilgiler verildi. Törenin ilk konuşmasını Vuslat Derneği Erzurum İl Koordinatörü Cemil Uygur yaptı. Derneğin her alanda gerçekleştirdiği çalışmalar ile herkes için örnek teşkil ettiğini ifade eden Uygur, hafızlığa adım atan gençleri tebrik etti.
Yaşı 8 ile 18 arasında değişen 180 hafız adayının ilk dönem karnelerini aldığına dikkat çeken Uygur, Kuran-ı Kerim ve Allah yolunda hafız adaylarına yol göstermenin en büyük amaçları olduğunu dile getirdi. Uygur, "Peygamber Efendimiz'in (SAV) 'Nerede Kur'an okunuyor ve dinleniyorsa rahmet melekleri orada olur, kanatlarını açarlar ve oraya rahmet yağdırırlar" hadisini hatırlatarak, "Bu nedenle hafız sayısını ve Kur'an-ı Kerim okuyan kişi sayısını artırmamız gerekiyor" dedi.
Hafız adayı gençlere hayatlarında daima Allah yolunda hareket etmelerini tavsiye eden Cemil Uygur, “Hâfız sadece Kur’ân-ı Kerîmin kelimelerini, âyetlerini ezberleyen değil, aynı zamanda onun mânâsını kalbine ve ruhuna nakşeden, beynine alan ve gönül dünyasında seyreden bir insandır. Kur’ân’ı içine sindirmiş olan gerçek hâfız yürüyen ve konuşan Kur’ân demektir. Bu nedenle hafız kardeşlerimize destek olmak bizim en büyük hedefimizdir” dedi.
“HAFIZLIK ALLAH’A DOST OLMAKTIR”
Vuslat Derneği Genel Başkanı Muhsin Keleş, hafızlığın önemine işaret ederek, “Hafızlık Allah’a dost olmaktır” dedi.
Cennet gülü hafızların İslamiyet’in en iyi şekilde yaşatılmasına katkı sağladığını aktaran Keleş, “Hafızlık, dünya durdukça hiç sönmeyecek rahmanî bir meşaledir. Hafızlar, adları hep Kur’an’la anılan bahtiyar insanlardır. Onlar Kur’an’ın nidasıyla ve nefhasıyla, geceleri gündüze tebdil eyleyenlerdir. Onlar, Kur’an ahlakıyla ahlaklanan bahtiyar insanlardır. Hafız-ı Kur’an, nefsanî arzularına geçit vermeyendir. Zira o izzetli ve iffetlidir. Küfrün bataklığa döndürdüğü bir dünyada, Rabbimizin kitabına korkusuzca dört elle sarılandır. O, parayı, malı mülkü değil, Kur’an’ı ve onun sahibi olan Allah’ı dost edinendir. O, soğuk kış gecelerinde bile rahlenin başında oturup sabır ve sebatla geceleri, nurlu seherlere devirendir. O, insana vesvese veren şeytanın çirkin sesini bastırıp Kur’an’ın diliyle konuşandır. Zira o, zikrullahı diline pelesenk etmiştir. O, kalbiyle Rabbi arasında Kur’an’ı rabıta kılmıştır. Kur’an, hafızın tertemiz ruhuna giydirilen altından bir elbisedir. Bu elbise, aynı zamanda manevî bir zırh hükmündedir. Küfrün paslı kılıçları bu elbiseyi delip geçmeye muktedir değildir. Kur’an, aynı zamanda hafızın başındaki billurdan taç hükmündedir. Bu taç, Allah katında kralların dünyevî makam ve mevkilerinden çok daha hayırlı ve de üstündür” ifadelerini kullandı.
DIŞ MİHRAKLARIN OYUNLARI BİTMİYOR
Daha sonra söz alan Vuslat Derneği Onursal Başkanı M. Şevket Gökşan, Türkiye’nin içerden ve dışardan dış mihraklar tarafından kardeş kavgası çıkarıldığını söyledi. Bu tür olayları ancak imanlı bir gençliğin yok edeceğine dikkat çeken Gökşan, “Ülkemiz büyük bir ateşin ortasında sapasağlam durmaktadır. Ne kadar karıştırmaya çalışsalar da birlik ve beraberliğimizi bozamayacaklar. Bu yetişen imanlı gençlik, fitne, fesat ve kaybolan İslami değerlere panzehir olacaktır. Cennetin gülleri bu tertemiz gençlik aynı zamanda yetişecek nesile de bir ışık tutacaktır” dedi.
Yapılan konuşmaların ardından hafızlık eğitimlerinin ilk dönemini tamamlayan öğrencilere belgeleri verildi. Ailelerde belgelerini alan çocuklarının bol bol fotoğrafını çekti.