AHMET TOPAL-ENİSE YAPAR-SİNAN USLU
ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kürt vatandaşlara, "Cumhuriyet tarihi boyunca hangi hükümet, kim bu kadar samimi adımlar atmıştır?" derken, ayrıca "Şu yeni dönemde artık Kürt kardeşlerimizin bir adım atmasını istiyoruz. Kürt kardeşlerimin teröre karşı 'yeter artık' diye cesaretle haykırmasını bekliyoruz" diye konuştu.
AK Parti 4. Olağan Büyük Kongresi'nde konuşan Başbakan Erdoğan, terör konusunda ağır konuştu. "Terör kendi şahsi hesaplarının peşine düşen, kimi siyasetçilerden, kimi medyadan, kimi çevrelerden destek alıyor" diyen Erdoğan, "Terör bittiğinde rantı da bitecek olanlar terörle mücadelede asla yanımızda olmadılar" dedi. Terörle mücadele konusunda ana muhafet partisine de yüklenen Başbakan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun PKK'nın servis ettiği belgelerle konuştuğunu söyleyerek, "Bu ülkenin ana muhafet partisi terör örgütünün servis ettiği belgelerle terör örgütünün diliyle, terör örgütünün üslubuyla konuşabiliyor. Bölücü terör örgütünü sosyalist enternasyonalde, Filistinli direnişçilerle bir görecek kadar bir silletin içerisinde bunlar. Bir yanda şehitleri istismar eden parti, bir yanda terör örgütünün kuklası haline gelmiş parti ve diğer tarafta terör örgütünün parmağında oynattığı bir parti" diye konuştu.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun terör sorununun çözümüne ilişkin daha önce istediği randevuyu ve görüşme sürecini anlatan Erdoğan, "3 ay geçti arkadaşlar hala dönecekler" dedi. CHP'ye tekrar bir araya gelme çağrısı yapan Başbakan Erdoğan, "Biz hazırız, hazırsan ben arkadaşlarıma görevi verdim. Sizin genel başkan yardımcılarınızla arkadaşlarım görüşecek. 'Evet' diyorsanız oturup konuşacaksınız. Çünkü milleti aldatmaya hakkınız yok, milleti aldatmaya hakkımız da yok" şeklinde konuştu.
CHP'ye bir çağrıda bulunan Başbakan Erdoğan ayrıca, "Biz gözü yaşlı analar görmek istemiyoruz, biz gözü yaşlı babalar görmek istemiyoruz. Ve samimiyseniz bu adımı atalım diyorum ve bu kongreden sesleniyorum. Tüm milletim buna şahit olsun diyorum" dedi.
“BİZ GÜNEYDOĞU'YU ÇOK İYİ BİLİRİZ”
Başbakan Erdoğan, terörle mücadelede güvenlik güçlerine saldırılar olduğunu söyleyerek, "Güvenlik güçlerimize siyasetçisiyle, medyasıyla ayrı bir saldırı var. Şahsım ve arkadaşlarım biz terörün estiği yerleri çok iyi biliriz. Güneydoğu bölgesini çok iyi biliriz. Biz Ankara'dan Güneydoğu'yu seyredenlerden değiliz. O dağları görmüş siyasetçilerdeniz, ta gençlik yıllarımızdan bu yana" diye konuştu.
Güneydoğu bölgesine 35 katrilyonu bulan yatırımlar yaptıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan, bölücü terör örgütünün ise bu yatırımların önünü kesmeye çalıştığını kaydetti. Terör örgütüne boyun eğmeyeceklerinin altını çizen Erdoğan, "İnadına bu hizmeti yapacağız, inadına bu hizmeti gerçekleştireceğiz. Öyle 3-5 tane teröristten dolayı bu vatan toprağına hizmeti engellemeyeceğiz" dedi.Terör örgütü PKK'nın bölgede kaçırdıklarının ve şehit ettiklerinin AK Partili yöneticiler olduğunu ve bunun da manidar olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, terör örgütünün karşısındaki tek gücün AK Parti olduğu için saldırıların AK Partili yöneticilere yönelik olduğunu dile getirdi.
"KÜRT KARDEŞİMİN TERÖRE 'YETER ARTIK' DEMESİNİ BEKLİYORUZ"
"Benim Kürt kardeşim, şarkın kutlu Komutanı Selahattin'i Eyyübi'nin torunudur, bunların değil" diyen Erdoğan ayrıca, Kürt vatandaşlara da bir çağrıda bulundu. Erdoğan, "Bu topraklar üzerinde yaşayan her bir Kürt kardeşimin elini vicdanına koymasını ve terör örgütünün propaganda etkisi altında vicdanı ile başbaşa kalarak düşünmesini istiyorum; cumhuriyet tarihi boyunca hangi hükümet, kim bu kadar samimi adımlar atmıştır?" şeklinde konuştu.
AK Parti'nin Kürtlerin sorunlarının çözümüne ilişkin son derece önemli adımlar attığının altını çizen Erdoğan, "Şu yeni dönemde artık Kürt kardeşlerimizin bir adım atmasını istiyoruz. Kürt kardeşlerimin teröre karşı 'yeter artık' diye cesaretle haykırmasını bekliyoruz" diye konuştu.
"Terör örgütünün 30 yıldır uyguladığı şiddet Türkiye'ye zarardan başka hiçbir şey getirmedi" diyen Erdoğan şöyle devam etti:
"Ben bugün bir kez daha sevginin diliyle konuşuyorum. Gelin bu sorunları teröristlerle kucaklaşmak suretiyle çözeceğini zannedenlerle değil, sizinle kucaklaşanlarla çözelim. Onun için bugün hiç usanmadan, bıkmadan, yorulmadan tekrar ediyorum. İnadına demokrasi diyorum. İnadına barış diyorum. İnadına kucaklaşma diyorum. İnadına kardeşlik diyorum."
"ECDADIMIZIN AT SIRTINDA ULAŞTIĞI YERLERE ULAŞMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR"
Başbakan Erdoğan, AK Parti'nin dış politikasını 'Orada ne işiniz var?' diyerek eleştirenlere tepki gösterdi. Türkiye'nin dünyanın çeşitli bölgelerine yayılmış 35 şehitliği bulunduğunu kaydeden Erdoğan, "Şimdi bazıları diyor ki, sizin orada ne işi var? Sevgili kardeşlerim bizim ecdadımız oralara niye gittiyse, aynı görevi ifa etmek için biz aynı yoldayız, oralardayız" dedi. Erdoğan, "Ecdadımızın at sırtında ulaştığı en uzak coğrafyalara ulaşmak bizim boynumuzun borcudur" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, konuşması sırasında İsrail'e de sert sözlerle yüklendi. İsrail'in Türkiye'den özür dilemedikçe, tazminat ödemedikçe ve Gazze üzerindeki ablukayı kaldırmadığı sürece ilişkilerde normalleşmenin mümkün olmayacağını dile getiren Erdoğan, Ermenistan ile ilgili olarak da, "Ermenistan ve onların yanında yer alanlar bilsinler ki, Azeri kardeşlerimizin talebi yerine gelmedikçe bizim tutumuzda da bir değişim olmayacaktır" şeklinde konuştu.
"İSLAMAFOBİA BİR İNSANLIK SUÇUDUR"
Başbakan Erdoğan, İslamiyet'e hakaret içeren filmle ilgili de sert konuştu. Filmi düşünce özgürlüğü kapsamında kabul edenleri eleştiren Erdoğan, şunları söyledi:
"Bir dine, bir dinin mensuplarına, bir dinin kutsal değerlerine hakaret etmek, aşağılamak asla ve asla düşünce özgürlüğü kapsamında ele alınamaz. İslamafobia bir insanlık suçudur. İslamafobia bir nefret suçudur. Hele hele sevgililer sevgilisi Peygamberimize hakaret etmek cüretini gösteren, alçakça saldırıda bulunan bir zihniyete katlanmak asla bir özgürlüğe tahammül anlayışıyla tanımlanamaz. Aslında bu özgürlükçü bir anlayışa saygısızlıktır. Çünkü inanç özgürlüğü bu değildir, düşünce özgürlüğü bu değildir, tam aksine buna evet diyenler düşünce özgürlüğünü, inanç özgürlüğünü, fikir özgürlüğünü ayaklar altına almıştır. Biz bu konuda uluslararası adımları atıyoruz."